Blog

Group 1293

QuickCarbon Blog'u
İnceleyin.

QuickCarbon Blog, sera gazı emisyonları, karbon ayak izi, Türkiye’de ve dünyada bu konularda atılan adımlar gibi konularda sıkça merak edilen konuları temel düzeyde ve anlaşılabilir şekilde açıklamayı amaçlayan bir bilgi kaynağıdır.

Sürdürülebilir Moda Anlayışı Nedir?

Moda sektörü sınırlı kaynakların hızlı tüketimine, çevre ve insan sağlığı için tehdit oluşturan atıkların oluşumuna ve doğal dengenin bozulmasına neden olacak birtakım etkilere sahip. Sürdürülebilir moda, sektörün bu olumsuz etkilerinin azaltılması için ekolojik ve sosyal açıdan sorumlu bir anlayış geliştirmeyi amaçlar. Dünyanın doğal dengesini korumak ve gelecek nesiller için daha yaşanabilir bir dünya bırakmak için moda endüstrisinde sürdürülebilir uygulamaların önemini ve yollarını detaylıca inceleyelim.

Karbon Ayak İzi Hakkında Bilmeniz Gerekenler 

Bireylerin, toplumların yaşamsal alışkanlıkları gezegen üzerinde önemli etkiler yaratır. Yemek alışkanlıklarından endüstriyel üretim süreçlerine kadar son derece geniş bir alanı kapsayan bu alışkanlıklar Dünya’nın kaynaklarının tükenmesine, doğal yaşam alanlarının zarar görmesine neden olur. Karbon ayak izi kavramı da tam olarak bununla bağlantılıdır. Peki, karbon ayak izi nedir ve daha yaşanılabilir bir dünya için nasıl azaltılır? 

Sürdürülebilir Geleceğin İnşası: Yeşil Dönüşüm 

Son yıllarda varlığını etkin biçimde gösteren iklim krizi, biyoçeşitliliğin azalması, su kaynaklarının kırmızı alarm vermesi gibi gelişmeler; acil olarak yeşil dönüşüm anlayışını benimsememiz gerektiğini gösteriyor. Bu anlayışın temel taşları arasında karbon emisyonlarının ve kirliliğin azaltılması, kaynakların verimli kullanılması, üretimde kaynakların verimli kullanılması gibi kavramlar yer alıyor. Peki yeşil dönüşüm ne demek, neden bu kadar önemli? 

SBTI Bilimsel Tabanlı Hedefler Girişimi 

Dünyanın her geçen gün daha fazla ısınması doğaya, türlere ve ekonomiye ciddi zararlar veriyor. Isınmaya neden olan karbon emisyonlarının büyük bir kısmından ise şirketler sorumlu. Dünyanın daha fazla ısınmaması adına şirketlerin sıfır karbon emisyonu hedefleri belirlemeleri ve bu hedeflere ulaşmak için hızlı aksiyonlar almaları da son derece kritik. Bu noktada SBTi olarak adlandırılan Bilimsel Tabanlı Hedefler Girişimi, sıfır karbon emisyonu hedefleri belirlemede zorlanan şirketler için yol haritası çıkaran ve şirketlerin yaptığı hamleleri değerlendiren bir girişimdir.  

Karbondioksitin İklim Üzerindeki Etkileri ve Atmosferdeki Karbondioksiti Temizleme Yöntemleri 

Sanayi Devrimi’nin gerçekleştiği 18. yüzyıldan bu yana atmosferdeki karbondioksit miktarı %50 oranında arttı. Bu artış dünyanın daha fazla ısınmasına ve iklim değişikliğine neden oldu. Toprak altında ya da okyanus tabanında bulunan fosil yakıtların çıkarılıp yakılması sonucu fosil yakıtlarda depolanan karbondioksit de açığa çıkmaya ve atmosfere karışmaya başladı. Bu durum karbondioksit oranındaki artışın en önemli nedenleri arasında gösterilebilir. Dünyanın doğal karbon döngüsünün bozulması da artan karbondioksit miktarının kaçınılmaz bir sonucudur. 

Kalkınma İçin Büyük Bir Adım: Brundtland Raporu 

20. yüzyılın sonlarına doğru dünyanın gidişatına dair duyulmaya başlayan endişeler, bu gidişatı tersine çevirmek için bazı adımlar atmayı zorunlu hâle getirdi. Gezegenin sıcaklığının hızla artması, yaşanan ekstrem hava olayları, ekosistemlerin ve biyoçeşitliliğin tehdit altında olması ve daha pek çok faktör Birleşmiş Milletler’i bir komisyon kurmaya itti. Bugün Brundtland olarak da bilinen bu komisyonun ortaya koyduğu Brundtland Raporu, gezegenin korunması adına küresel bir mücadele başlattı.